NASA'nın dev bilim balonu, yeni bir rekor kırdı
NASA'nın Antarktika uçuşunda bir bilimsel balon, evrenin derinliklerine ışık tutmak amacıyla rekor kırdı. Dev balon, 55 gün, bir saat ve 34 dakika havada kalmasıyla yeni bir kilometre taşına imza attı.
BİLİMSEL BALON GÖREVLERİ ARASINDA EN UZUN UÇUŞ REKORUNU ELDE ETTİ
NASA'nın GUSTO (Galaktik/Ektragalaktik ULDB Spektroskopik Terahertz Gözlemevi) bilimsel balon görevi, 31 Aralık 2023'te ABD Ulusal Bilim Vakfı'nın Antarktika'daki McMurdo İstasyonu yakınında havaya yükseldi. 24 Şubat 2024'te ise balon, NASA'nın ağır yüklü, uzun süreli bilimsel balon görevleri arasında en uzun uçuş rekorunu elde etti.
Ancak, balonun potansiyelinin henüz sonuna gelinmedi. GUSTO görevi, 60 günden biraz daha fazla sürmesi planlanıyor ve bu süre boyunca daha da ileriye taşınacak.
NASA'nın Virginia'daki Wallops Uçuş Tesisi'ndeki Balon Program Ofisi başkan vekili Andrew Hamilton, "Balonun sınırlarını zorlamaya ve Uzun Süreli Balonculuk yeteneklerini sergilemeye devam etmeyi planlıyoruz" dedi. Hamilton, balon ve sistemlerinin mükemmel performans gösterdiğini belirtti ve stratosferdeki rüzgarların uzun süreli uçuş için istikrarlı koşullar sağladığını dile getirdi.
GUSTO balonu, 1,1 milyon metreküpten daha fazla hacme sahip, oldukça büyük bir balon olarak öne çıkıyor. Görevi, minibüs büyüklüğündeki GUSTO teleskopunu, uzayın tam sınırında, Antarktika'nın 36 kilometre yukarısındaki stratosfere taşımaktı. Bu bölgede su buharının bulunmaması, cihazın yıldızlararası ortamın yaşam döngüsüne dair son derece zayıf terahertz sinyallerini yakalamasına imkan tanıyor.
Steward Gözlemevi'nde astronomi profesörü ve GUSTO misyonunun baş araştırmacısı Chris Walker, "Hepimiz yıldızlararası ortamın parçasıydık, vücudunuzdaki her atom ve molekül, bir zamanlar yıldızlar arasında akan gaz ve tozdu" diyerek evrenin kimyasının nasıl değiştiğini vurguladı. Gökbilimciler, evrenin ve galaksilerin nasıl oluştuğunu anlamak için farklı yaşlardaki galaksilerdeki yıldızlararası ortama bakmak zorundalar. GUSTO, bu kapsamlı amaca hizmet ederek, genç Samanyolu ve Büyük Macellan Bulutu'ndaki karbon, oksijen ve nitrojen yapısına odaklanarak yıldızların doğuşu ve evrimi hakkında değerli bilgiler sunuyor.
